Başkent Sarajevo’dayız. (Saraybosna) Havaalanından şehir merkezine giriyoruz. Başka birülkeye değil de Anadolu’nun herhangi bir şehrine gitmişsiniz hissi uyandırıyor insana. Sokaklarında kendinizi hiç yabancı gibi hissetmeyeceğiniz bir şehir.Sanki yıllardır buradasınız, buralısınız da gezmek için uğramışsınız bugün buraya.    

          Buram buram tarih kokan sokaklarıyla Başçarşı. Bir camii ve  tanıdık bir isim. Mimar Sinan ve  eşsiz eseri Gazi Hüsrev Bey Camii karşılıyor.(Namazdan hemen sonra Kur’an cüzü paylaşımı yapılıp hatim yapılıyor.) KendiniziEminönü veya Eyüp’te ki bir çarşıda dolaşıyor gibi hissediyorsunuz. Gazi HüsrevBey Fatih Sultan Mehmet’ten sonra Boşnaklar tarafından en çok sevilen ikinci şahsiyet.Sarajevo’nın imarına büyük katkılar yapmış, bedesten,han, camii,medrese vehamamlar yaptırmış, bu bölgede islam’ın yayılmasını sağlayan Sancak beyi.Hayatını buralara vakfetmiş bir serdengeçti.  

            Bosna’da  her yerde görebileceğiniz yüksek dağlar,ırmaklar ve bu ırmağı takip eden karayolu ve demiryolu ağı, dağlardan fırsatbulup bir düzlüğe ulaşınca sizi bir şehir yada kasaba karşılıyor. Dağların yüksekliği iki bin metre. Sarajevo’nın etrafındaki dağlarda 1984 Kış Olimpiyatlarının yapıldığı, kayak merkezleri ve oteller bulunuyor. Bu ülkenin hemen hemen her şehrinde olduğu gibi Sarajevo’da da Bosna ırmağı akıp gidiyor ortasından. Tabii ırmak üzerinde bir sürü köprü. En önemlisi de 1. Dünya Savaşının çıkmasına sebep olan Avusturya Macaristan veliaht prensi FranzFerdinand ve eşinin bir sırp milliyetçisi Gavrilo Princip tarafından öldürüldüğü Latin (Hünkar)  Köprüsü.  

            Yazımızın başında hüzünlendiğimizden bahsetmiştim ya, kaybettiğimiz bu yerleri geri nasılkazanabiliriz diye. Ancak burada  BosnaÖzel Lisesi ve Burch Üniversitesi gibi Bosna Hersek’in yedi şehrinde Türkokulları var.  Artık toprak fethetme dönemi çoktan geçti. Gönüllerin fethedilme zamanı. Akşam bu okulları ziyaretediyoruz. Türkiye’den  hayırsever vatandaşların yardımlarıyla kurulmuş bu okullar

            Bosna Hersek’te her kesimin büyük saygınlığını kazanmış ve  başarılarıylada bütün Bosna halkının gurur kaynağı olmuş durumda. Türkiye’den kilometrelerce uzaklıkta kendilerini iyi insanların sayılarını artırmaya, yaşanabilir birdünya kurmaya adamış öğretmenler coğrafi uzaklıkları kalplerde yakınlaştırmaya devam ediyorlar.

Sonuçta bir şehri fethetmek o şehrin surlarını, kapılarını,şehirlerini topla tüfekle yıkmakla değil; o şehirde yaşayan insanların gönlünü fethetmekle mümkün olduğunu düşünerek önyargılarımı Neretva nehrinin sularına bırakıyorum. Ecdadımızın binlerce eser bırakıp toplumların yaşam haklarına saygı göstererek inşa ettikleri medeniyeti bu topraklarda insan onararak,ayrımcılık yapmadan kalpleri fethederek kazanmaya azimli öğretmenlerin sayesinde devam ediyor. Zira akşam Sırp,Hırvat, Boşnak vs. ülke çocuklarındanoluşan ve çoğu Müslüman dahi olmayan Fatih Sultan Mehmet korosu Türkçe,Arapça, Boşnakça ilahilerle gönlümüzü fethedip, gözümüzden yaş akıtmayı başardılar. Ama bu yaş sevinçgözyaşlarımızdı.  HASAN YALÇIN

DEVAMI GELECEK YAZMIZDA

KOJNİK ŞEHRİ, AKDENİZ İKLİMİNİN HAKİM OLDUĞU, TÜRK İZLERİNİNDEVAM ETTİĞİ POLİÇELİ KÖYÜ, ELÇİ İBRAHİM PAŞA MEDRESESİNDE HALA EĞİTİMİN DEVAMETTİĞİ TRAVNİK ŞEHRİ. KOMÜNİST TİTO YÖNETİMİNİN KIZIL ŞEHRİ JABLANİCA ŞEHRİ,SAVAŞ TA HIRVATLARIN YAPTIĞI KATLİAMDA ŞEHİT EDİLEN AHMİÇ KÖYÜ, FATİH SULTANMEHMET’İN İNSAN HAKLARI AHİDNAMESİ…..  VEMOSTAR

DEVAM EDECEK

Yorumlar